Sava ve Tuna Nehirlerinin kenarında yemyeşil, çok güzel bir şehir Belgrad. Kalesi, kiliseleri, parkları, nehirleri Belgrad için söylenebilecek en önemli özellikleri. Sırbistan’ın başkenti Belgradı Ağustos 2016’da yaptığım seyahatte görme fırsatı buldum. Sabiha Gökçenden kalkan uçağımız Belgrad Nikola Tesla havalimanına yaklaşık 1.5 saatte ulaştı. Uçağın Belgrad semalarında alçalmaya başladığı ilk anda çevreye verdikleri önemi çok iyi görebildik. Havalimanı şehir merkezinden yaklaşık 30 dakika mesafede, taksi veya otobüsle ulaşabiliyorsunuz. Biz taksi ile yaklaşık 45 TL karşılığı ücretle otelimiz Holiday Inn Express Belgrade City’e ulaştık. Otel yeni yapılmış, güzel, temiz ve konforlu bir şehir oteli. Konumu da çok iyi diyebilirim. Tüm tarihi yerlere yürüme mesafesinde. Sadece Ada Ciganlija isimli Sava nehri üzerindeki adaya gitmek için taksiye binmemiz gerekti. Onun haricinde şehir içinde tramvay ve otobüs çok yaygın ve trafiğe takılmadan hızlıca gideceğiniz yere ulaşabiliyorsunuz. Belgrad’da metro yok ama genel olarak şehir içinde ulaşım rahat. Belgrad para birimi Sırp Dinarı ve yaklaşık bugün için TL’nin 38-40 katı. Yani 400 Dinarı 10 TL karşılığı düşünebilirsiniz. Şehir içinde tarihi yerler arasında ulaşım 10-20 TL arasında tutar. Ulaşımda en önemli dikkat etmeniz gereken korsan taksilere binmemek ve gideceğiniz yere ne kadar tutar diye önceden şöföre sormanız. Aksi halde kötü sürprizlerle karşılaşabilirsiniz. Bu konuda internette çok kötü yorumlar vardı ancak ben korsan taksiyi nasıl ayıracağımı bazı yorumlarda gördüğümden sorun yaşamadın. Taksinin plakasının sonu TX ile bitiyorsa bu yasal taksi oluyor. Korsan taksiler de gerçek taksiler gibi boyanıp numaralandırıldığından, korsan taksiyi ayırmanız çok güç. Belgrad’da yeme içme hem çok seçenekli, hem lezzetli hem de çok ucuz. Ayrıca porsiyonlarda Türkiye’dekinden çok daha büyük. Çok lüks restoranlarda bile 20-25 TL (içki hariç) çok lezzetli ve doyurucu yemekler yiyebiliyorsunuz. Hele yol üstündeki pizzacılar ve kafelerde 10 TL’nin altında çok rahat doyabilirsiniz. Belgrad’da euro geçmiyor, sadece dinar kabul ediyorlar. Ama bu sizi endişelendirmesin, bu kadar çok döviz bürosunu başka yerde bulabileceğinizi zannetmiyorum. Otelin euro kabul etmeyeceğini düşünmemiştim ancak otelin içinde bile döviz çeviren makine vardı. Euro veya doları çok rahat dinara çevirebilirsiniz. Şehir içinde onlarca döviz bürosu var.
Belgrad’a Cuma günü öğlen saatlerinde indik ve biraz dinlenip şehrin ana caddelerinden Kralja Aleksandra Bulvarına çıktık. Taş Meydan parkında dinlenip, Saint Mark kilisesini gezdik. Daha sonra parkın ortasında yer alan restoranda yemek yedik. Bu parka daha sonraki günlerde de yemek yemek ve dinlenmek için sıkça geldik. Belgrad’daki parklar insanların spor yapmasına, eğlenmesine, iyi zaman geçirmelerine çok iyi fırsat tanıyacak şekilde tasarlanmış. Kalabalık olsa bile gürültülü veya yorucu değil, aksine çok keyifli yerler. Taş Meydan parkı da şehrin içinde güzel bir park ve restoranı, güzel konumu ve lezzetli yemekleri ile ideal bir yer. Tatlılar 6TL, salatalar 10-15 TL, et yemekleri 15-20 TL karşılığı diyebilirim ve porsiyonları hayli büyük. Örneğin sipariş verdiğim krep 2 büyük parçaydı ve 1 porsiyon sipariş vermemize rağmen 2 porsiyon getirdiler zannetmiştim. 6 TL’ye bu kadar büyük tatlı porsiyonu olduğunu öğrenince şaşırmıştım. Ama sonraki günlerde de diğer yerlerde yemek yedikçe büyük ve ucuz olması Belgrad için çok yaygın bir durum.
Cumartesi günü sabahtan Aziz Sava Katedraline gittik. Bu Belgrad’ın en simge yerlerinden biri. Çok büyük, güzel bir katedral ve yanında büyük bir park var. Burada en az 1-1.5 saat zaman geçirebilirsiniz. Parka bakan caddelerde güzel kafeler var. Özellikle Cafe Factory isimli kafe hakkında çok güzel yorumlar vardı ancak biz kahvaltıdan hemen sonra gittiğimiz için girmedik. Giderseniz denemenizi öneririm.
Sava Kilsesinin önündeki ana cadde (Kralja Milana caddesi) boyunca ilerleyip önceki gün gittiğimiz Kralja Aleksandra Bulvarına ulaştık. Bu bulvar üzerinde sırasıyla Sırbistan Parlamentosu, Eski Saray (Stari Dvor) ve Cumhuriyet meydanı var. Cumhuriyet meydanına ulaştığımızda iki seçeneğimiz vardı. Ya soldan devam edip Kneza Mihaila alış veriş caddesini dolaşabilir ve Kale’ye ulaşabilirdik. Ya da sağ taraftan Skadarska caddesinde yemek yiyebilirdik. Öğle yemeği saati olduğundan ve biraz dinlenmek de istediğimizden Skadarska caddesine gittik. Bu cadde trafiğe kapalı ve restoranların olduğu çok eğlenceli bir yer. Geceleri canlı müzik de olduğundan aslında gece gitmeniz daha iyi olur. Hem güzel bir yemek yer, hem de müzik dinleyebilirsiniz. Buradaki restoranlarda kişi başı 20-25 TL’ye (içki hariç) çok iyi doyabilirsiniz. Sokak arnavut kaldırımı olduğundan tekerlekli sandalye ile dolaşması çok sıkıntılı ancak biz ilk girişteki restorana girdiğimizden pek sıkıntı çekmedik.
Yemeğimizi bitirdikten sonra tekrar Cumhuriyet meydanına ve buradan Kneza Mihaila caddesine ulaştık. Bu cadde Belgrad’ın en ünlü alış veriş caddesi. Trafiğe kapalı, çok geniş bir cadde. Caddenin ortasın sokak gösterileri yapılıyor, çok hareketli ve eğlenceli bir yer. Ayrıca kafeler ve restoranlar bulunuyor. Biz dondurma satan bir kafede oturup, sokak eğlencelerini izledikten sonra Kalemegdan ve Belgrad Kalesine ulaştık. Osmanlı zamanından kalma çok fazla eser mevcut ve taş meydan, kale meydan, ada… gibi birçok Türkçe kelimeyi gündelik yaşamda görmeniz mümkün. Kalemegdan Kalenin yanındaki geniş park. Hem Sava ve Tuna nehrinin kesiştiği noktaya baktığı için çok güzel manzarası var, hem de bir bölümünde alış veriş yapabileceğiniz çeşitli tezgahlar var. Burada hediyeli eşyalar alabilirsiniz ve güzel manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Belgrad Kalesi içinde hayvanat bahçesi ve kiliseler olan geniş bir yerleşke. Kalemegdan ve Kale’de 2-3 saat zaman geçirebilirsiniz. Kelamagdan tekerlekli sandalye ile çok rahat dolaşılabilecek bir yer ancak kalenin içi arnavut kaldırımı ve bazı yerlerde basamaklar var, kalenin içine girmedim.
Pazar günün önemli bir kısmını Ada Ciganlija’ya ayırmak istedik. Siz de giderseniz buraya 1 gün ayırmanızı tavsiye ederim. Sava Nehrinin ortasında bir ucundan öbür ucuna 4 kilometre olan ince uzun çok güzel bir ada. Bir tarafı plaj, diğer tarafı kafe/barlar olan, her türlü spor aktivitesi (su oyunları, deniz bisikleti, jet ski..), bisiklet ve paten yolu, yürüyüş yolları, kafeleri, piknik alanları, golf sahası ve çok çeşitli aktiviteleri yapabileceğiniz çok güzel bir ada. Benim gördüğüm en iyi değerlendirilmiş park ve yeşil alan diyebilirim. Giriş ücreti yok. Otelden adaya 20 TL’ye taksi ile ulaştık. 4-5 saat zaman geçirdik ama çok rahat tüm gün geçirebilirsiniz. Plaja ve nehire tekerlekli sandalye ile girmek için birden fazla rampa ve yol yapılmış. Plaj kısmı iki uçtan kapatılmış ama uzunluğu 4 km olduğundan siz bunu pek farketmiyorsunuz. Böylece akıntı olmadan, güvenli şekilde güzel bir kumsalda denize girmiş oluyorsunuz. Plajın hemen yanında kafeler mevcut ancak aralarında mesafe olduğu ve yüksek sesle müzik çalmadıklarından çok dinlendirici, eğlenceli, güzel bir alan. Bence Belgrad’ın en özel yeri Ada Ciganlija.
Belgrad gördüğüm kadarıyla çok güvenli bir şehir. Gece geç saatlere kadar yaşlısı genci sokaklarda. Kimse bir tedirginlik içinde değil, 15 yaşında çocukları gece 11’de yalnız başında dolaşırken görüyorsunuz. Ben hiç hırsızlık veya başka bir güvenlik sorunu görmedim. Polis ve güvenlik görevlisi bile çok nadir gördüm.
Tekerlekli sandalye ile dolaşmak için çok uygun bir şehir Belgrad. Kaldırım yüksekliği az ve her tarafta eğimi düşük rampalar mevcut. Çok nadir olarak rampanın önlerine parkeden araçlarla karşılaştım ama kaldırımlarda birden fazla rampa olduğundan benim için sorun olmadı. Engelliler açısından Belgrad’ı eleştireceğim tek yön az sayıda tekerlekli sandalyeye uygun tuvalet olması. Ancak turistik otellerde veya bazı turistik yerlerde engelli tuvaleti bulabiliyorsunuz. Ama genel olarak Belgrad insanlarıyla, şehirin yapısıyla, ulaşımıyla tekerlekli sandalye kullananlar için sıkıntı çekilmeden dolaşılabilecek bir şehir.
Belgrada gidecek olanlar için en önemli tavsiyem güneşli günlerde gidin. Tüm turistik yerler, caddeler, parklar ve adası güneşli günlerde çok daha güzel olur. Yağmurda rahat dolaşılabilir bir şehir değil, uzun süre yağmur altında dolaşmanız gerekir, ben hiç tavsiye etmem, kapalı alan sayısı çok az.
Ben Belgrad’ı çok beğendim. 3 gece kaldım ve gezilecek yerlerin birçoğunu gezdim. Yaz ayları için çok ideal bir seyahat noktası olduğunu düşünüyorum. Şu an için vizesiz gidilebiliyor olması da çok büyük avantaj.
Belgrad’a gidecek olanlara iyi eğlenceler.
Uğur Varlıoğlu
Son yorumlar